İbadetleri ve Mabetlerimizi İstismar Etmeye Gücünüz Yetmeyecektir!
Cennet vatanımızda milletimiz arasında kaos ortamı oluşturmak isteyenler, milletimizin en hassas olduğu dini duyguları istismar üzerinden plan kurmak isterler.
Kaos planlayıcıları tekrar sahne aldı. Bu güruh çirkin emellerine ulaşmak için yine dinimizi ve Diyanetimizi seçmiş durumdadırlar. Bu durum onların kurmuş oldukları alçakça plânın derinliğini göstermektedir.
Sayın Cumhurbaşkanımız ve himayesindeki hükümet Din ve Diyanet konusunda oluşturulmak istenen şeytani planları, hatta dinin kurallarına karşı sayılacak tüm engelleri bertaraf etmiştir. Müslümanların birlik-beraberliğini ve mabetlerimizdeki huzuru ve huşuu bozmaya hakkınız da haddiniz de yoktur ve buna gücünüz de yetmez.28 Şubat’ta irtica adı altında, İslami hassasiyet taşıyan kişi ve kurumlara akla, hayale gelmeyen baskılar yapılmış, bacılarımızın başörtüsüne namahrem eli uzanmış, çocukların camilere girmeleri yasaklanmış, duyarlı memurlarımız fişlenmiş ve birçoğu memurluktan ihraç edilmiş, birçok masum vatandaş suçsuz yere demir parmaklıklar arkasına atılmış, devlet milyarlarca lira zarara uğratılmış ve birçok hukuksuz işlem yapılmıştır.
Bazı cenahlar 28 Şubat’ın o karanlık dönemini yeniden yaşatma gayretindedirler.
Dün Gaziantep’te farklı üç camide, hangi odaklardan beslendikleri belli olmayan malȗm şahıs ve avanelerinin yaptıkları çirkin davranışı şiddetle kınıyorum. Devlete itaatsizliği ve isyanı, hatta Diyanetin ve Din Görevlilerimizin provoke edilmesi ve bunların ibadet bahanesiyle yapılması kabul edilebilir bir durum değildir. Bu düpedüz bir provokasyondur. Yapılan bu eyleme ibadet maskesi uyarlanmaya çalışılması da İslam’ı ve ibadetleri istismardır.
Provokasyon peşinde olanların, pandemi sürecini en başarılı şekilde yöneten Diyanet İşleri Bakanlığımızın, saygıdeğer Din Görevlilerimizin, kıymetli cami cemaatimizin, mukaddes cami ve mescitlerimizin öne çıkmasından rahatsız oldukları aşikârdır.
Sayın Cumhurbaşkanımızdan ve devletimizin tüm yetkili organlarından bu menfur hadiseye sebep olan, dini duygularımızı istismar ederek Müslüman milletimizi bu mukaddes ayda tahrik etme teşebbüsünde bulunan bu şahıs ve gruplar hakkında ivedilikle yasal işlem yapılmasını, en ağır şekilde cezalandırılmalarını ve arkalarındaki karanlık güçlerin tespit edilerek kamuoyunun bilgilendirilmesini talep ediyoruz.
Bin yıl geçse de yapılan bu zulümler unutulmayacak, zulmü yapanlar milletimizin gönül hapishanesinde ebedi olarak mahpus kalacaklardır.
Şanlı milletimizin huzurunu bozmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Bu gibi oyunlara, asil milletimizin imanı ve engin feraseti her zaman galip gelmiştir ve sonuna kadar galip gelecektir.
Her zamandan daha çok birliğe, beraberliğe ve kardeşliğe ihtiyacımız vardır. Dini duygularımızı ve inanç değerlerimizi bu tür grupların inisiyatifine bırakmayalım.
Diyanet Bir-Sen olarak Kuran, Sünnet, Vatan ve Bayrak değerlerinden hiç kimsenin taviz vermesine ve bunları istismar etmesine müsaade etmeyiz.
Selam ve Dua ile kalın sağlıcakla…
Hasan TÜRÜT
Diyanet Bir-Sen Genel Başkanı