diyanet bir-sen yatay logo

FRANSA, İNSAN HAKLARI VE DİN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ İHLAL EDİYOR

Fransa’nın Müslümanlara yönelik çirkin saldırıları her geçen gün artıyor. Müslümanları aşağılamayı devlet politikası haline getiren Fransa’nın, demokrasi ve insan hakları bağlamında Avrupa’nın yüz karası olduğuna dikkat çeken Diyanet Bir-Sen Genel Başkanı Hasan Türüt, Müslümanların başörtüsüne saldıran Fransa’nın yakın gelecekte ibadetlerin engellenmesine kadar işi çığırından çıkarabileceğine vurgu yaparak şöyle devam etti:

Fransa Senatosunda, okul gezilerinde öğrencilere refakat eden annelerin başörtüsü takmasını yasaklayan yasa tasarısının kabul edilmesi İslam’a önyargının varlığını, kin ve nefretin ortaya koyduğu cinnet halini gösteriyor! Avrupa’da, İslam’a ve Müslümanlara yönelik ne kadar çağ dışı düşünce, hakaret içeren tutum ve davranışlar varsa tamamı Fransa’dan çıkıyor! Hatırlayalım; Fransa’da Müslümanlara ve camilere yönelik saldırıların yapılması, burka yasağı getirilmesi, Charlie Hebdo denen gazetenin Peygamber Efendimiz’e yönelik hakaret içeren karikatürler yayınlaması, okul dışında, sokakta ve öğrencilerin yanında başörtülü annelerin hakarete uğraması, sözlü-fiili taciz ve saldırılara uğramaları… Fransa’nın demokrasi ve özgürlük gibi uluslararası sözleşmelerle garanti altına alınarak korunan insan haklarını askıya alması aslında Fransa’nın çağ dışı bir medeniyet anlayışı olduğunu gösteriyor.

Fransa Devleti’nin yönetimi, sözcüleri ve Senatosu’nun İslam karşıtı söylemleri, medeniyetin beşiği olarak gösterilen Fransa’nın Avrupa’nın yüzkarası olduğunu bir kez daha göstermektedir. Tarihinde ne medeniyetin ne de insan haklarının zerresi bulunmayan, sömürgeyle ekonomisini kurmuş olan bir devletin tarihinde kan, zulüm ve gözyaşı vardır.  İnsanları kültürlerinden ve dinlerinden uzaklaştıran ikiyüzlü bu ülkenin, Ermenilerin  “soykırım” yalanlarına sarılarak tasarıyı yasayla kabul etmesini de Müslümanlara yönelik kin ve nefret çerçevesinde değerlendirmek gerekir.

Fransa, insan hakları ve din özgürlüğünü ihlal etmekte ve gün geçtikçe bunun sınırlarını genişletmektedir. Paris yakınlarındaki Creil kasabasında itfaiye merkezine düzenlenen bir okul gezisinde; İtfaiye neferleri, veliler arasında başörtülü kadınların olduğunu öne sürerek öğrencilere itfaiye faaliyetleri hakkında bilgi vermeyi reddetmiştir. Bunun yanı sıra Müslümanları fişlemesi, öğrencilerin okullara başörtüsü ile gelmesini yasaklaması, son olarak da öğrenci velilerinin okul gezilerine başörtülü şekilde gelmelerini yasaklayacak bir düzenlemeyi gündeme getirmesi bardağı taşıran son damla olmuştur Demokratik ve medeni bir ülke olarak gösterilen Fransa’da Müslüman kadınların yüzde 60’ı ayrımcılığa maruz kalırken, yüzde 37’si hakarete, yüzde 24’ü ise sözlü saldırıya uğruyor. Fiziksel saldırıya uğrayan Müslüman kadınların oranı ise Müslüman olmayanlara göre yüzde 4 daha fazladır. Son 5 yıl içinde Müslümanların yüzde 37’ne de ırkçı saldırı düzenlendi. Fransa’da Müslümanlara yönelik ağır saldırılar artıyor. Bu, kaygı verici bir gelişmedir ve bir an önce önlem alınması gerekmektedir.

Batının taşeronluğunu yapan, ahlaki, insani, vicdani ve dini açıdan da kabul edilmesi mümkün olmayan ve bu değerlerden yoksun olan Fransa’nın bu çıkışları Haçlı-Siyonist işbirliğine işaret ediyor! Zira batının sessizliği de bu kirli ilişkinin ittifakının güçlenmesine neden oluyor. Fakat hem Batı hem de Fransa iyi bilmelidir ki İslam’a ve Müslümanlara yönelik çağ dışı saldırılarla kirli emellerine ulaşamayacaklardır.

Buradan Fransa’yı uyarıyoruz; Müslümanlara ve özellikle Türkiye’ye yönelik kin ve nefret dilini, aşağılayıcı ve hakaretvari tutumlarınızdan vazgeçin! Bu millet sizin o küflenmiş dilinizi keserek sesinizi kısmasını bilir. Unutmayın ki bu millet dostuna Yunus, düşmanına da Yavuz’dur!”

Bu yazıyı paylaşın!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir