diyanet bir-sen yatay logo

15 TEMMUZ, FETÖ’NÜN HEZİMETE UĞRADIĞI GÜNDÜR

Hain FETÖ kalkışmasının yıldönümü olan 15 Temmuz’da, dindaş olarak bildikleri hainlerin ihanetini gördüklerini, bu nedenle 15 Temmuz’u FETÖ’nün hezimete uğradığı gün olarak hatırlayacaklarını söyleyen Diyanet Bir-Sen Genel Başkanı Hasan Türüt, Müslüman Türk Milletinin sosyolojik yapısı, tarihi, kültürü ve dini değerlerini ön plana çıkaran çoğulcu yeni bir sisteme ihtiyaç duyulduğunu belirterek şunları söyledi:

Mevcut yasalar, Müslüman Türk Milletinin ruhuna ve öz kültürüne aykırıdır ve milletin ihtiyaçlarını karşılamaktan uzaktır. Bu nedenle FETÖ denilen hain yapı ortaya çıkmıştır. Dini değerlerin toplumu aydınlatacak şekilde iyi aktarılması ve toplumun dini değerleri ancak yetkili, etkin ve uzmanlarından öğrenmesi gerekir.  Dini değerlerin öğretilmesi, camilerin ve Kur’an kurslarının işletilmesi, yönetilmesi ve dini konularda yayınlanan kitapların incelenmesi, basılmasına izin verilmesi ve dağıtımı gibi hususları da kapsayan tüm konular yeni bir yasa ve yönetmelik kapsamında ele alınarak değerlendirilmelidir. Aksi halde dış mihrakların maşası olan FETÖ vari yapılanmaların önüne geçilemez. Mevcut yasaların arkasına gizlenerek büyüyüp güçlenen hainlerin bir daha milleti kandırmasına izin verilmemelidir.

Kendilerinden beklenmeyen hainliği sinsice planlayan, milletin canına kast eden ve milli iradeyi yok etmeye yönelen 15 Temmuz hainleri ve dış mihrakların maşaları, ne yazık ki ülkemizde halen geçerliliğini koruyan Avrupa’dan ithal yasalarla halkımızı tuzaklarına çekerek büyümüşlerdir.

İnanıyoruz ki, FETÖ’nün lideri konumundaki hain zat ile ülkemizde faaliyet gösteren ve halen kripto FETÖ’cü olarak aramızda dolanan vatan ve millet hainleri Ayasofya’nın aslına rücu etmesine sevinmemişlerdir. Ayasofya’nın cami olarak ibadete açılmasının milletimiz üzerinde oluşturduğu şuur ve etki, emperyalizmin gölgesinde yaşayan vatan hainleri tarafından büyük üzüntü ve şaşkınlıkla karşılanmıştır. Bu itibarla 10 ve 15 Temmuz tarihleri milletimiz için anlamlı günlerdir. Çünkü 15 Temmuz’da emperyalizm adına bir işgal girişimi yapıldı. Milletimizin milli ve manevi değerlerine hakaret edildi. Bu olay, tarihi bir “ihanet” olayıdır ve bir daha tekrarlanmaması için her türlü önlem alınmalıdır.

15 Temmuz’un acılarını Ayasofya Zaferi ile dindirmeye çalıştığımız bu günlerde, hainlerin bir daha ülkemize ve milletimize ve milli iradeye zarar vermemesi, birliğimize ve dirliğimize yönelik hain saldırıların önlenebilmesi açısından milletçe top yekûn güçlü olmamız gerektiği unutulmamalıdır. 15 Temmuz’da ortaya çıkan milli mutabakat ile Ayasofya’nın yeniden cami olarak kullanılmasına karar veren iradenin ortaya koyduğu ilkeler milleti umutlandırmış, hainleri ve dış mihrakları ise şaşkına çevirmiştir. Bu inancın ve bu birlikteliğin sıklaştırdığı safların daha kuvvetli olabilmesi için yeni düzenlemeler beklemekteyiz. 15 Temmuz’u asla unutmayacağız, unutturmayacağız ve gelecek nesle bunu aktaracağız. Neslimiz; dostunu da, düşmanını da, hainleri de tanımalıdır.

Bu duygu ve düşünceler çerçevesinde aziz milletimize şükran borcumuz olduğunu unutmayalım. Cenabı Allah’tan şehitlerimize rahmet diliyorum. Mekânları cennet olsun. Onları minnetle anıyoruz. Şehitlerimizin kederli ailelerine de sabrı cemil niyaz eylesin. Gazilerimizden de Allah razı olsun.”

Bu yazıyı paylaşın!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir