Diyanet Bir-Sen İstanbul Bölge Başkanı Mehmet Kumaş, Ayasofya’nın cami olarak kullanılmasıyla ilgili kararın milleti memnun ederek sevindirdiğini ve Ayasofya’nın esaret zincirlerini kırarak özgürlüğüne kavuştuğunu söyledi.
Ayasofya’nın sadece bir ibadethane olmadığını, Ayasofya’nın, fethin ve bağımsızlığın sembolü haline geldiğini belirten Kumaş, yakın geçmişte çeşitli entrikalarla müzeye çevrilmiş olan Ayasofya’nın kuruluş amacından uzaklaştırıldığına dikkat çekerek şunları söyledi:
“Elhamdülillah, Ayasofya’nın yeniden aslına rücu ederek cami olarak kullanılmasına öncülük eden, bu konuda kamuoyu oluşturulmasına vesile olan bir sendikanın neferi olduk. Çocuklarımızın ve torunlarımızın Ayasofya’da namaz kılacak olmalarının mutluluğunu hep birlikte yaşıyoruz. 86 yıldır esaret altında bulunan Ayasofya Cami 10 Temmuz 2020 tarihi itibariyle özgürlüğüne kavuştu.
Bağımsız yargı, Ayasofya’nın Fatih Sultan Mehmet Han’ın mülkü olduğuna, bu mülkün de Fatih Sultan Mehmet tarafından vakfa devredildiğine ve cami vasfıyla vakfa devredilen mabedin cami olarak kullanılması gerektiğine hükmetti.
Kararın alınmasında siyasi ve milli iradenin katkısı mutlaktır.
Biz de Diyanet Bir-Sen olarak 2020 yılının ana gündemini AYASOFYA CAMİ olarak belirledik ve konuyu sürekli gündemde tuttuk. Ayasofya, 2020 projelerimiz arasındaydı ve bu projenin hayata geçirilmesini sağlamak amacıyla 2020 yılına ait sendikamızın duvar takvimi kapağını Ayasofya Cami olarak belirlemiştik. Üyelerimize dağıttığımız bu takvimdeki projemizin gerçekleşmiş olduğunu görmek, başta üyelerimize verdiğimiz sözü tutmuş olmamızın verdiği mutluluğu yaşamamızı sağladı, sonra da kendimize olan inancımızı ve güvenimizi…
Geldiğimiz noktada Ayasofya Cami ibadete açılmış, milletimizin özlemi sona ermiştir. Ayasofya Camii’nin ibadete açılmasında katkısı bulunan başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, ısrarla basında gündemde tutan Genel Başkanımız Hasan Türüt’e ve tüm Ayasofya muhiplerine gönülden teşekkür ederim.
Şimdi, Ayasofya’nın ibadete hazırlanmasına sıra gelmiştir. Bu süreçte, Diyanet Bir-Sen İstanbul Başkanlığı olarak yapılması planlanan tüm çalışmalarda gönüllü olarak yer almak istediğimizi belirtmek isteriz.
Kararın yeni fetihlerin habercisi olmasını dilerim.”