Peygamber Efendimiz Aleyhisselatu ve’s Selam’ın dünyayı şereflendirdiği bu mübarek gecenin İslam coğrafyasında coşkuyla kutlanacağını belirten Diyanet Bir-Sen Genel Başkanı Hasan Türüt, “(Ey Muhammet!) Seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik” ayetine muhatap olan Resul-ü Ekrem (s.a.v.)’in, insanların dini ve dünyevi ihtiyaçlarının karşılamasında bir rahmet olduğunu belirterek şöyle dedi:
“İnsanlığın kurtuluşu için gönderilen Hz. Muhammed (s.a.v.) 571 yılında Kameri aylardan Rebiü’l-evvel ayının on ikinci gecesi doğdu. Milâdî takvime göre 571 yılı Nisan ayının yirmisine rastlamaktadır. Müslümanlar bu mübarek geceyi “Mevlid Kandili” olarak kutlamaktadır.
Allah’ın yolundan saparak karanlık fikirlerin bataklığına saplanmış insanların istikametini düzeltmesi, yolunu şaşırıp perişan hale gelmiş olanların rehberi, güzel ahlakıyla insanlara yol gösteren, hem dünya hem de ahret saadetini arzulayanlara mutluluk yolunu gösteren, Allah’ın emir ve yasaklarını açık bir şekilde anlatarak insanları saadete ve mutluluğa davet eden, bu davetin anahtarının da İslam ile şereflenmek olduğunu gösteren Hz. Muhammed (s.a.v.)’in dünyaya gelişi ile karanlıklar aydınlanmış, cehalet, zulüm, ahlaksızlık ve yaşanmaz haldeki yeryüzüne güneş doğmuştur. Bir fazilet güneşi ve hidayet meşalesi olan sevgili peygamberimizin gönderilişi, yüce Allah’ın bütün insanlara en büyük nimetlerinden birisidir.
Cenabı Allah, Âl-i İmrân Suresi 164. Ayette şöyle buyuruyor: “Andolsun ki içlerinden, kendilerine Allah’ın âyetlerini okuyan, (kötülüklerden ve inkârdan) kendilerini temizleyen, kendilerine Kitap ve hikmeti öğreten bir Peygamber göndermekle Allah, müminlere büyük bir lütufta bulunmuştur. Hâlbuki daha önce onlar apaçık bir sapıklık içinde idiler.”
Kur’an ve sünnetin izinde yaşamak isteyen Müslümanlar, Hz. Peygamberin yaşantısını ve fikirlerini örnek alarak, O’nun dünyayı şereflendirdiği bu geceyle bütünleşerek kurtuluş yolunu bulabilirler. Bu gece; iman, ibadet ve ahlaki bakımdan bireyin kendisini hesaba çekerek yenileme, Allah’ın rızası doğrultusunda yaşama, hayata dair ümitlerini tazeleme fırsatı sunulmaktadır. İnsanlık olarak bu fırsatı değerlendirmeli ve günahlarımızdan temizlenmek, Allah’ın affına mazhar olabilmek için tövbe etmeli ve Hz. Peygamber’in şefaatini dilemeliyiz.
Bu duygu ve düşünce çerçevesinde İslam âleminin Mevlid Kandilini tebrik ediyor, bu mübarek gecede Allah Celle ve Celalühü’ye açılan ellerin, yapılan dua ve yakarışların kabul görmesini diliyorum. Bu gece, bol bol dua ederek ve Kur’an okuyarak Hz. Peygamber Efendimizin ruhlarına hediye edelim. Ülkemizin birlik ve beraberliği için, insanlığın barış, huzur ve saadetine vesile olması için dua edip, ibadet yapalım.”